Gençler, gideceğiniz bir yer var mı; yoksa sadece gidiyor musunuz?
Yolda – Jack Kerouac

isimlerin sesleri

,

Okuma Süresi

1–2 dakika

Ekrem Müftüoğlu

hükümsüzlük dağında iki acziyet kurbanı.
gece d​ört, akıllarında birbirlerinin adları.
hangi ayda, hangi tarihte hatırlayanlar el kaldırsın.
ocak iki çekiyormuş meğer ne de çabuk sonuna geldik.
takvimlerden silinmiş birkaç sayı oldu sonrasında kalanlar.

acziyetin namına sarıldığımız bitmek bilmez mehtap,
bulutların çaresiz saldırılarının altında bir gece…
afitap’a yakarış devam eder, gönülde yankılanan bir sesle.
gönüldeki yankı ki hayatın esrarını tekrar keşif ümidiyle
zerafeti ile şan yapıp da zemheride adımlar sokakları.
acun ise pervane olup düşer yön yıldızının peşine.

hükümsüzlük dağında iki kudretli padişah,
gece dört, dillerinde birbirlerinin adları…
kılıçlar kınında duruyor, paramparça.
yaylarının çatlağı gerilemeyecek derinlikte.
gece dört, dillerinde birbirlerinin adları.
duymaz sanırlar birbirlerini, ne hükümsüz bir sanrı!

“mahşerde deneyelim şansımızı, belki buluşuruz”

***

gaipte tüyleri ürperten sıcaklıkta bir sesin yankısı…
selsiyus mu fahrenhayt mı ölçüsü? iyi bilmek lazım.
bilinmez ölçülerin bilinmez desibellerinde,
gaibin bilgeliğiyle aydınlanmış karanlığı.

“mahşer geldi de geçti,
8 milyar insanın arasında!
zamanın daha hangi ötesi?”

gaipte kaybolan seslerin yankısında
edilen duaların sallantısı pek umutsuz.
varsın, yıkıntılar altında kalsın bizim ahımız!

“dünyada deneyelim şansımızı, belki buluşuruz”

2 Ocak 2025 / 05:27

Yorum bırakın