Gençler, gideceğiniz bir yer var mı; yoksa sadece gidiyor musunuz?
Yolda – Jack Kerouac

TÜRK FUTBOLUNUN KURTULUŞU MEMLEKETİNDEN BAŞLAR

,

Okuma Süresi

2–3 dakika

Oktay Kara

Türk futbolumuzun pek çok sorunu bulunuyor, herkes buna çeşitli çeşitli cevaplar verebilir.
Kimisi hakem problemleri der, kimisi yayıncı kuruluş, kimisi iyi yönetilmemek der, kimisi de buna medya cevabını verebilir.
Hep ligimizi izlerken aklımdan şunu geçirirdim: Türkiye Ligi, neden bir Premier Lig, neden bir Bundesliga olamıyor?
Şimdi size Türk futbolunun en temel ve en önemli sorununu söyleyeceğim, hazır mısınız?
Bu sorunu çözdüğümüz takdirde Türk futbolundaki pek çok şey gerçekten çözülecek ve futbol ile futbolcu kalitemiz çok fazla artacak.
Herkesin kendi şehrinin takımını tutması!
Bu konuda gerçekten ciddiyim. Peki nedir bu muhabbetin aslı diye soracak olabilirsiniz. Şöyle söyleyelim: Bugün insanlar Anadolu’nun farklı noktalarında sadece 3 İstanbul takımını destekliyor. Örnek verecek olursak:
Eskişehir’de yaşayan Volkan’dan örnek verelim.
Volkan, hayatının tamamını Eskişehir’de geçirmiş. Annesinin memleketi Kütahya’ya bol bol gidermiş ve tatil sezonlarında da Antalya, Muğla gezermiş. Volkan hayatında hiç İstanbul’a gitmemiş. Taraftarı olduğu Galatasaray’ın stadyumunun nerede olduğunu dahi bilmezmiş.
Televizyondan gördüğü kadarıyla Galatasaray maçlarını izler, takımının formasını alır ve transferlerini takip edermiş.
Volkan, hiç Eskişehirspor maçına gitmemiş. Hiçbir zaman Eskişehir Atatürk Stadyumu’nda, o kırmızı-siyah coşkuyu yerinde yaşamamış. Hatta çoğu zaman Eskişehirspor’un hangi ligde oynadığını dahi bilmezmiş. Ama gönlünde Galatasaray varmış çünkü televizyonda hep onları görmüş, hep onlarla büyümüş.
İşte tam da burada başlıyor bu muhabbetin özü. Bir düşünün…
Eskişehir’de doğup büyüyen her Volkan, kendi şehrinin takımına sahip çıksa… Çocuk yaşta Eskişehirspor tribünlerine girse, kırmızı-siyah renklerle bağı orada kursa… O tribünler yeniden dolsa, o forma yeniden gururla sokaklarda dolaşsa…
Eskişehirspor’un kendi halkıyla ayağa kalkması işten bile değil.
1 milyonluk bir şehirde, her 5 kişiden 1’i maça gitse, her 10 kişiden 1’i forma alsa…
Sadece duygusal değil, ekonomik olarak da büyük bir güç oluşur.
Aslında Volkan’dan çok net örnek verebildiğimi düşünüyorum. Bugün pek çok Anadolu takımı maddi olarak çok büyük problemler yaşıyor. O şehrin çocukları, o şehrin sevdalıları şehirlerine sahip çıktıkları gibi şehrinin takımlarına da sahip çıksa ve arkasından yürüse, bugün güçlü ekonomisi olan pek çok takım Süper Lig’de mücadele edecek konuma gelebilir.
Bakın, Süper Lig’de son yıllarda kaç tane İstanbul takımı mücadele etti, hatırlıyor musunuz?
Ben sayamadım.
Anadolu’daki taraftarlar hiç görmedikleri, yollarından geçmedikleri, havasını koklamadıkları bir şehrin takımını desteklemeye devam ederse, Anadolu takımları ve Türk futbolu geriye gitmeye devam edecek.
Avrupa’da bu durum böyledir. Bugün Dortmund’da yaşayan bir kişiye Bayern Münih’i tutturamazsınız. Ya da Manchester’da yaşayan bir kişi asla Arsenal’ı desteklemez.
Başka takım tutmaz. Sadece en üst lig seviyesinde de değil; 2. hatta 3. seviyede bile herkes kendi şehrinin takımını tutar ve destekler.
Bu şekilde olan bir anlayışta da güçlü ekonomiler ve güçlü kulüpler ortaya çıkıyor.
Gelecek nesiller, kendi şehrinin takımını artık desteklemeli! Bunun için yerel yönetimler gerekli çalışmaları yapmalı, çünkü Türk futbolu 3’ten büyüktür.
Herkes elini taşın altına koyarsa, kendi memleketi için bir şey yaparsa durum çok daha farklı noktalara gelebilir. Sivas, Mersin, Adana, Antalya, Karabük takımları bir gün Avrupa’ya oynayabilir. Tabii ki şehirdeki insanlar o takımlara destek verirse.
Bursaspor taraftarının şampiyon olduktan sonra söylediği çok güzel bir slogan vardı:
“Biz şampiyon takımı tutmadık, tuttuğumuz takımı şampiyon yaptık.”
İnanın bunun hazzı bambaşkadır.
Siz de memleketinizin takımına sahip çıkın ve elden geldiğince yeterli desteği verin…

Yorum bırakın