
Ekrem Müftüoğlu
gök kırmızı, gök turuncu, gök sarı: yangınlı bir diyar
batının işidir batmak kaldır da gözlerini arkana bak
seninle bir tane daha var olmuş, adınla muhatap
gök kırmızı, gök turuncu, gök sarı: yangınlı bir diyar
her zerre füzyona yarar boşadır söndürme çabası bak
paklayansın sen her zehri alevinle, adınla afitap
yirmi altının karekökü kaç eder hiç sormadım sana
küsuratlı sayılar dizininden seçmece usulü sayılacak
suretine inecek o kökteki yılların masum umudu
pervin de görecek vakti gelince mutlu ruhunu
zaman bir diktatör acımasızlığında sararsa dört bir yanını
devrim yapmak boynumun borcuydu hep, bilirsin
seç bayrağını, aç tuğunu! hâkimiyet vaktidir artık
en dermansız anında da gelip öpeceğim ruhunu
göğe baktığında karşılıyor geceyi karanlığıyla bakışlar
gecenin zifiri saatleri geldi de geçti, ufuk besbelli
ışıyan hawking ışıması değil hayır, bu afitap’ın ta kendisi
seninle bir tane daha var olmuş, göğsünde bekleyen bekçi
saatin on ikiyi geçmesi yetti bak dünya artık daha iyi
aralığın on biri ki uzun kısa tüm yıllardan kıymetli
sıra sende, sıra sende, sıra sende… gül, gülümse afitap
doğduğun gündür bugün bütün ufuk ışıldamakta afitap






Yorum bırakın